Dün Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde 6.1 büyüklüğündeki deprem Manisa’da hissedildi. Jeoloji Mühendisi Prof.Üşümezsoy İstanbul’da beklenen ‘büyük’ depremin yanlış modele dayandığını, riskin Marmara’nın güneyinde, özellikle Balıkesir Uşak çevresinde olduğuna dikkat çekmişti; bu demek oluyor ki sarsıntıların Manisa’yı da etkisi altına almasını beklenir.
Üşümezsoy’un söylediğine göre Simav Dağı yükseliyor, öndeki havza çöküyor…
Gediz havzasının da aynı topografyaya sahip olduğunu unutmamak gerekiyor; Manisa’nın ovaya doğru toprağı alüvyonlu, yumuşak toprak ki, dünyanın en bereketli ovası olması bu yüzden..
İşte yine bu yüzden o toprağa bina dikilmez; işte bu yüzden inşaat alanlarını tarım kesimlerine vahşice genişletirken deprem riskinin maliyetinin daha da artığını bilmek gerekiyor.
Zaten Manisa için deprem risklerine hep dikkat çekmezler mi; işte bu yüzden imar ve inşaat kalitesi için defalarca uyarılar yapılıp, ‘Aman dikkat!’ denilmez mi!
Diyoruz da ne oluyor?.. İşte geçen dönem bir türlü imar çıkamadı; çıkarılmak istendi çevre yollarına 15-20 katlara imarlar planlandı.
Deprem riskine karşı siyasi zihniyet bir türlü samimi olamadı. Bakın Muradiye’yi felç ettiler; bakın Saruhanlı’ya, eciş-büçüş bir mahalle oldu; bakın Manisa-Merkez’e, Şehzadeler’ de eski yapılar stoku bir türlü kentsel dönüşüme girmedi; girenleri de ‘bant yapıştırır’ gibi garabet apartmanlara dönüştü.
Şehir’de genişleme için stadyumu altına ki yumyumuşacık topraktır, oraya bina dikelim m diye tezgâhlar dönmeye başladı; -biliyoruz, duyduk ki söylüyoruz.-
YSE’nin sulak alandır, yeraltı su toplama alanıdır denilen yerlere bloklar halinde rezidanslar dikmeye çalışıyorlar…
Samimi değilsiniz!
Bakın Manisa Şehzadeler başta olmak üzere bir an önce ada-bazlı kentsel dönüşüme girin…
Bir an önce!
Yoksa bunları vebali önceki dönemlerdeki siyasilerin boynunda olduğu gibi, sizlere de ‘ah’ edenler olur, bilginize…